Uzun okul saatlerinde ara öğün olarak tercih edilen meyveler çocuğun tatlı ihtiyacını da sağlıklı bir şekilde karşılamasını sağlıyor.
Çocuklarımızın bedensel ve zihinsel olarak sağlıklı bireyler olması yeterli ve dengeli beslenmeleri ve hareketli bir yaşam sürmeleri ile mümkündür.
Okul öncesi şekillenmeye başlayan beslenme alışkanlıkları yetişkinlik çağlarında devam eder ve bedensel, sosyal ve duygusal gelişimi üzerinde önemli bir rol oynar.
Yetersiz ve dengesiz beslenen çocukların dikkat sürelerinin kısaldığı, algılamalarının azaldığı, sık hastalandıkları bilinmektedir.
Çocukların sağlıklı beslenmesi için dört besin grubundan yeterli miktarda tüketmeleri gerekmektedir. Bunlar; süt grubu (süt, yoğurt, peynir), et grubu (et, tavuk, yumurta, kuru baklagiller), sebze-meyve grubu ve tahıl grubu (ekmek, bulgur, makarna, pirinç vb) olarak günlük beslenmede mutlaka yer almalıdır.
Şehir hayatı düzenli beslenmeye imkan vermediğinden öğünler genellikle karın doyurma amaçlı geçiştirildiğinden en çok ihmal edilen grup meyve – sebze grubudur. Oysa meyveler ve meyve suları çocuk gelişiminde önemli bir yere sahiptir. Çocuklar 1-4 yaş arasında günde iki porsiyon, 10-18 yaş arasında günde dört porsiyon meyve tüketmelidir. Tüketilmesi önerilen meyve miktarının yarısının meyve suyu (taze sıkılmış) olarak da sağlanabilir. Bir orta boy bardak meyve suyu bir porsiyon meyveye eşdeğerdir. Özellikle küçük yaşlardaki çocuklar meyve suyu olarak daha kolay tüketirler. Kahvaltıda taze sıkılmış meyve suyu tüketmek ayrıca gıdalardaki demirin emilimini de iki kat artırabilir. Uzmanlar yine de meyvenin kendisini tüketmenin lif açısından daha yararlı olduğunu vurguluyor. Çünkü meyvedeki lifler sindirimi kolaylaştırıyor ve kabızlığı önlüyor.
Ek gıdaya geçiş sürecinde annelerin işini de kolaylaştıran meyveler uygun parçalar halinde verildiğinde bebeklere özgürce hareket etme şansı da veriyor. Bebek bu meyve parçalarını emerek, çiğneyerek kendi başına yeme sürecini geliştiriyor.
Meyveler çocuklarda sindirim sistemini de düzenliyor. Gerek kabızlıkta gerekse ishalde meyveler tedavi edici olarak kullanabiliyor. Kayısı, erik, armut kabızlığa iyi gelirken; muz, şeftali ise ishale karşı iyileştirici özellik taşıyor.
Kreş ve okul hayatıyla birlikte artan enfeksiyon, soğuk algınlığına karşı düzenli meyve tüketimi öneren uzmanlar bu sayede folik asit, C vitamini ve antioksidanlar yönünden zengin beslenen çocuğun hastalığa karşı direncinin artacağını belirtiyor.
Uzun okul saatlerinde ara öğün olarak da tercih edilmesi gereken meyveler çocuğun tatlı ihtiyacını da sağlıklı bir şekilde karşılamasını sağlıyor.
Erik, dengeli besin öğesi içeriği, zengin lif yapısı ile bebek beslenmesinde ek gıdalara başlanırken ilk tercihler arasında yer alır. Şeker ve yağdan zengin değildir, sodyum içermez. Kabızlığa iyi gelir. Alerjik reaksiyonlara yol açma olasılığı düşüktür.
Bol su ve lif içeren karpuz potasyum ve A vitamininden zengindir. Ek gıdaya alışma döneminin vazgeçilmezlerindendir. 8-9 aydan itibaren bebeklere verilebilir.
Kavun A ve C vitamininden zengin olup, potasyum ve bir miktar kalsiyum içerir. Sulu, kolay ezilen, bebekler için yemesi kolay bir meyvedir. İlk kez denerken az bir miktarla başlamak, sorun yoksa miktarı artırmak uygundur. Ailede kavun alerjisi gibi bir sorun yoksa 8-9 aylıkken bebek tanıştırılabilir.
Üzümün özellikle koyu renkli olanları antioksidanlardan zengindir. Vitamin-mineral içerikleri çok yüksek olmamakla beraber dengelidir. Şeker oranı yüksektir. Böcek ilacı kirliliği açısından riskli bir meyvedir, Çok iyi yıkanmalıdır. Kurutulmuş olanları alırken güvenilir yerden almak, kurutma koşullarını bilmek önem kazanır.
Armut Potasyum ve C vitamininden zengindir. Bol lif içeriği ile kabızlığa iyi gelir. Kolesterol, yağ, sodyum ve şeker oranları düşük olduğundan birim başına içerdiği faydalı besin öğeleri açısından tercih edilen bir meyvedir. Alerji riski düşüktür.
Kayısı A, C vitamini ve Likopen açısından oldukça zengindir. Üç adet kayısı günlük A vitamini ihtiyacının yaklaşık %30’unu karşılar. Mevsimi dışında kuru kayısı tüketilecekse Gün Kurusu olarak adlandırılan doğal yoldan kurutulmuşlar tercih edilmelidir. Kabızlığa karşı birebirdir.
Çilek C vitamini ve anti-oksidan içerir. Yalnız alerji potansiyeli de yüksek bir meyvedir. Çocuklarda 1 yaşından önce başlanmamalıdır. Ailede çilek alerjisi öyküsü varsa doktora danışmadan başlanmamalıdır.
Elma A, C, E vitamini, kalsiyum ve folik asit ve bol miktarda çözünebilir ve çözünmez lifler içerir. Bağırsak düzeninin gelişmesine yardımcı olur. Bol suyla yıkanmalı ve bebeklerde kabuğu soyularak tüketilmelidir.
Portakal, mandalina, limon gibi meyveler turunçgiller grubundandır. C, A vitamini ve liflerden oldukça zengindirler. Yoğun asidik yapıları ile genital bölgede pişik ve ağız çevresinde kızarıklık yapabilir. Bebeklerde bir yaşından sonra başlanması önerilir.
Şeftali C ve A vitamininden zengin, lif içeriği yüksektir. Bebeklerde püre halinde kolayca tüketilebilir. Altıncı aydan itibaren verilebilir. Olgun ve yumuşak olanları parmak gıdası olarak da güvenle kullanılabilir. Yalnız bazı bebeklerde dışkı kıvamını sertleştirir.
Muz Potasyum, B2, B6 ve C vitamini, folik asit içeren muz, besin değeri yüksek bir meyvedir. Ancak alerji ve kabızlığa neden olma ihtimali fazladır. Bir yaşından sonra önerilir. Az miktarda başlanıp yavaş yavaş artırılmalıdır.